10 Ocak 2015 Cumartesi

Ümmet'in Şahid-i

Bismillahirrahmanirrahim
'' O, bir mabuttur ki Bilgisiz (Mekkeli) ler içinden, kendi cinslerinden bir peygamber göndermiştir; onlara ayetlerini okumaktadır ve onları tertemiz bir hale geitmektedir ve onlara kitabı ve şeriatlerin hikmetlerini öğretmektedir ve bundan önce onlar, elbette apaçık bir sapıklık içindeydiler.'' Cuma / 2
Fahri kainat Hz. Resulüllah (s.a.a) ve velayetın altıncı güneşi Hz. İmam Cafer Sadık'ın (a.s) mübarek viladet yıldönümü ve vahdet haftası başta İmam-ı Zeman Hz. Mehdi (af), veliyyi emril müslimin ve bütün müslümanlara tebrik arz eder, bu kutlu viladet önce Hz. İmam Mehdi'nin (af) zuhuruna, islam ümmetinin ve bütün mazlum  halkların, Emperyalist, Siyonist ve onların zalim terör çetelerinin zulüm ve cinayetlerinden kurtulmasına vesile olmasını cenabı haktan niyaz ederim.

Hz. Resulüllah (s.a.a) Doğru Yolun Ana Kaynağıdır
Hz. Resulüllah'ın (s.a.a) davet ve davete itaat etmenin özelliğini Kur'an-ı Kerim şöyle buyuruyor: '' De ki: işte bu, benim yolum; ben de can gözüm açık olarak sizi Allah'a çağırmadayım, bana uyanlar da o çeşit çağırmada ve Allah'ı tenzih ederim ve ben müşriklerden değilim.'' Yusuf / 108
Ayetin anlamı şu; söyle: Ben ve ümmetimden bana itaat eden akıllı müminler, ilim, amel, basiret ve algılama yolu ile insanları Allah'a davet etmekteyiz, bu yol doğru  yoludur. Dolayısıyla Hz. Resulüllah (s.a.a) bu yolun ana kaynağıdır. bu konuda kur'an-ı Kerim şöyle buyuruyor:
'' Ya Sin: And olsun, beyanında hikmet, hükmünde metanet olan Kur'an'a; @ Şüphe yok ki sen, gönderilenlerdensin elbette;@ Doğru bir yoldasın. '' Yasin / 1-4
Ayet-i Kerime Hz. Resulüllah'ı (s.a.a) doğruların anakaynağı (Sırat'ı Müstakim) olarak vurgu yapmaktadır.
'' Sen yapış sana vahyedilene, şüphe yok ki doğru yoldasın sen.'' Zuhruf / 43
'' Allah'ın Resulü de içinizde. Kim Allah'a sımsıkı yapışırsa şüphe yok ki o, dosdoğru yola sevk edilmiştir.'' Al-i İmran / 101
Hz. Rseulüllah'ın (s.a.a) mübarek varlığının özelliği kendisinin doğru yol olmasıdır. Dolayısıyla Allah israrla buyuruyor ''sen  yapış sana vahyedilene, şüphe yok ki doğru yoldasın sen''  malesef çok az bir insan gurubu sırat'ı müstakim'in kıldan ince ve kılıçtan keskin olduğunu anlayabilmiştir. '' Hadis-i Şerif de şöyle buyuruyor: İnsanların en yiğiti büyük cihad'ta heva ve hevesini dizginleyen kimsedir.''  Ancak böylesi bir kimse sırat körpüsünden geçebilir, hikmet kanunlarının incelenmesi için akıl ve amelin beraber bir insanda birikim yapması gerekiyor ki kıldan ince ve kılıçtan keskin olan kılıçtan korkmaması gerekiyor, İmam Ali (a.s)  Hz. Resulüllah'ın (s.a.a) canı nisbetindedir. buyuruyor: '' Ben Allah'ın doğru yoluym'' Çünkü Hz. Resulüllah'ın kendisi doğru yoldur ve ana kaynaktır. Bu yol yerden, gökten ve herhangi bir mekanla kaplanan yol değildir.
'' Ey inananlar, siz, kendinize bakın; doğru yolu buldunuzsa sapık kişi, size bir zarar veremez. hepinizin de dönüp varacağı yer, Allah tapısıdır ve o mutlaka yaptığınız şeyleri bildirir size.'' Maide 7 105
Hz. Resulüllah'ın (s.a.a) Tanımlanması
Allah! Hz. peygamber'in sıfatını Kur'an-ı Kerim de şöyle tanıtmaktadır: '' Ey peygamber, gerçekten de seni, bir tanık, birmüjdeci ve bir korkutucu olarak gönderdik;@ ve izniyle, halkı Allah'a davetçi ve aydınlatııcı bir ışık olarak yolladık.'' Ahzab / 45,46
Allah! Kur'an-ı Kerim de bütün peygamberleri kendi isimleriyle çağırmaktadır. Ya Musa, Ya İsa, Ya Davud, ama Hz. Resulüllah'ı (s.a.a) en uygun lakabıyla çağırmaktadır. Kur'an bir çok sıfatla o hazreti çağırmaktadır. '' Ve biz, seni bütün insanlara, ancak müjdeci ve korkutucu olarak gönderdik ve fakat insanların çoğu bilmez.''  Sebe / 28
Yani ey Habibim ben seni bütün insanlık için davet edici, müjdeleyici, korkutucu, nazir ve şahid olarak görevlendirdim, ve aydınlatıcı bir nur karar kıldım.  Ve sen bir rahmetsin. Kur'an-ı Kerim şöyle buyuruyor: '' Ve biz seni, ancak alemlere rahmet olarak gönderdik.'' Anbiya / 107
Ey Allah'ın Resulü sen kıyamet gününe kadar tüm zaman ve çağların peygamberisin, hiç bir toplum ve ümmet senin rısaletinin dışında yaratılmamıştır. Dolayısıyla sen insanların yaptıkları bütün amellere nazir ve şahitsin, çünkü sen insanların tekamüle ulaşması için seçilmiş bir meş'alesin, ve sen insaların ahlakı, itikatı ve yaptıkları bütün iyi ve kötü amelleri görmektesin, kıyamet günü bunların hepisine şahitlik edeceksin, siz tıpkı normal insanların birbirlerinin yanında yaptıkları şeyleri görmüş canlı şahid oldukları gibi, sen gaybi ilmin sayesinde her şeyden haberdar olarak insanların kalplerinde ki gizlilikleri ve ümmetin yaptıklarına şahitlik yapacaksın.
İnsan öyle bir makama ulaşmaktadır ki insanın aklından, düşüncesinden ve kalbinden geçen herşeyi bilmektedir. ve kıyamet günü bütün bunların hepisine şehadetlik yapmaktadır. dolayısıyla tekamüle ermiş bir insan Allah'ın halifesi makamına ulaşıyor ve O,nun emirlerine kayıtsız şartsız itaat etme şerefine naiı oluyor.
Kur'an tabiriyle '' Enfusena ve Enfusekum'' yani İmam Ali (a.s) Hz. Resulüllah'ın canı olarak tanıtmıştır, İmam Ali (a.s) şöyle buyuruyor: ''Hz. Resulüllah (s.a.a) kıyamet günü ilahi mahkemesinin canlı şahidi olarak bütün insanların yaptıkları amellerine şahidlik edecektir.
İnsanların yaptıkları amelleri, yaşadığı itikatı ve ahlakını göremiyorsa kıyamet günü ona nasıl şahidlik edecektir, çünkü Allah Resulüllah'ı (s.a.a) kıyamet günü bütün insanların yaptıklarına şahidlik edeceğini buyurmuştur.
Evet Hz. Resulüllah (s.a.a) dünyada ve ahirette bütün peygamberlerin, bütün insanlığın ve özellikle kendi  ümmetinin yaptıklarına nazir ve şahit olacaktır.
Bütün bu ayetlerden anlaşılıyor ki Hz. Resulüllah (s.a.a) ümmet için hem dünyada hemde ahirette kendisine yakışır bir davranışla ümmetin kurtuluşu için gereken çabayı göstermektedir. Peki ümmet ne yaptı? 1445 yıldır ümmet salla başını al maaşını misali birbirlerini yok etmek için her dönemde ki Emperyalist güçlerin maşası olarak kendi peygamberine, Kitabına, Dinine ve Dinin getirdiği Şeri'ata karşı savaş açarak birbirlerini yok etmek için mücadele ettiler, ne acıdır ki o günden bu güne kadar olan süreçte öldürten zalim Emperyalist ve Siyonist çeteler, öldüren onlara satılmış islam ülkelerinin başında bulunan ameli inkarcı devlet idarecileri ve bunların elinde yetişdirilip piyasaya sürülen vahşi ve cani terör gurupları, bugün islam toplumunu idare eden beşeri sistemler Laik, Demokrasi, Kırallık, Padişahlık ve liberel sosyal devlet dnilen Şeytan yavruları ümmeti itikat, Ahlak, Kültürel, sosyal, ekonomi ve siyasi olarak yok etmek için hiç bir fedakarlıktan kaçınmadılar. Geleceğe ümitle bakmak isteyen yeni nesli alkol, esrar, eroin, kokain, fuhuş ve uyuşturucu kulandırılıp uyuşturularak bütün insani değerlerini yok ettiler.
Vesselamu Aleykum Varehmetullah-i Veberekatuh-u
Ellahumme ccil liveliyyike-l Ferech-u
Tevekkül EROL
08,01,2015

''



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder